Boşanma yetişkinler arasındadır - ancak bir evliliğin dağılmasının çocuklar üzerinde de derin etkileri olabilir. Herkes için uyumu kolaylaştırmak adına eşinizle birlikte çalışın.
Boşanma insanoğlu için maalesef var olan, ama hayli travmatik, son derece sevimsiz, ve keşke olmasa denilen bir eylemdir. Tüm aile için büyük stres kaynağıdır, çocuklar için büyük bir acı, ayrılan eşler için de bir derbederlik ve ruhsal sarsıntı dönemidir. Çocuğunuz, bundan kesinlikle olumsuz etkilenecektir. Bundan kaçış yok. Ne yaparsanız yapınız, dünyasını alt üst olmuş hissedecektir.
Sorumlu bir ebeveyn çocuğun bu süreci en az zararla atlatmasına yönelik bir çalışma ve düzenleme yapmak zorundadır. Eşinizle olgun ve güzel bir ayrılmayı başarabilecek şekilde hareket etmelisiniz. Ancak bu şekilde çocuğun travmatik acıya karşı uyumunu kolaylaştırabilirsiniz. Çocuklar için boşanma öncesi ve sonrasına yönelik aşağıdaki pratik ipuçlarını göz önünde bulundurun.
Çocuğunuzu karşınıza alın, sakince oturun, ve eşinizle birlikte boşanacağınızı açıklayın. Dürüst ve basit konuşun, ancak çirkin ayrıntıları kesinlikle atlayın. Olayın üzücü olacağını kabul edin. Bunu çocuğa da belirtin.
Çocuğunuzun boşanmanın sadece yetişkinler arasında olduğunu anladığından emin olun. Çocuğunuza - tekrar tekrar - boşanmaya neden olacak hiçbir şey yapmadığını ve ikinizin de çocuğunuzu her zamankinden çok sevdiğinizi hatırlatın.
Ayrıca çocuğunuzun öğretmenine, okul danışmanına ve doktoruna boşanma hakkında bilgi verin. Çocuğunuzu gözlemleyebilir, endişeleriniz konusunda sizi güncel tutabilir ve rehberlik edebilirler.
Başlangıçta, çocuğunuz en çok somut şeyler ile ilgilenecektir. “Nerede Yaşayacağım? Okul değiştirmem gerekiyor mu? Beni yüzme kursuna kim götürecek?”
Boşanma sürecini ilerletirken, çocuğunuzun rutinini mümkün olduğunca koruyun. Ne bekleyeceğini bilmek, çocuğunuzun daha güvende hissetmesine yardımcı olacaktır.
Boşanmanın gerçekliği ortaya çıktıkça, aşağıdakiler de dahil olmak üzere çeşitli tepkiler bekleyebilirsiniz:
2 yaşından küçük çocuklar Bu yaştaki bir çocuk, geceleri huzursuz, fazla düşkün hatta yapışkan veya uykusunda sık uyanarak tepki verebilir.
Okul öncesi çocuklar. Okul öncesi bir çocuk, boşanmaya kendisinin neden olmadığını ve yaptığı hiçbir şeyin sizi ve eski eşinizi tekrar bir araya getiremeyeceğini anlamak için ekstra yardıma ihtiyaç duyabilir. Bu noktaya özel bir vurgu yapmalısınız. Çünkü bu yaş çocuklarında baskın olarak bulunan egosentriklik her kötülüğün kendileri nedeniyle oluştuğuna dair düşünce kalıpları oluşturmalarına, eğer düzeltilmezse bu düşünsel kalıplari kişiliğinin temeline yerleştirmesine ve suçluluk hissinin ebediyen dem ettiği arızalı bir yapı geliştirmesine neden olanilir.
Okul çağındaki çocuklar. Bu yaşta çocuklar daha çok öfke ile duygularını ifade edebilirler. Size ve eşinize ne olacağı konusunda endişelenebilirler, suçlamaya çalışabilirler ve tekrar bir araya gelmenizi hayal edebilirler.
Ergenler. Ergenler acting out ( olumsuz duygularını ve öfkesini kültürel ve kişisel kodlarınızın dışında sivri davranışlar olarak eyleme dökmek) yoluyla tepki verebilir. Örneğin uyuşturucu madde, evden kaçmak, uygunsuz cinsel aktivite, suça yönelik davranışlar, okuldan atılmasına neden olacak davranışlar, intihar girişimleri, kendine zarar verme davranışları. Depresyona girebilir veya bir gün kendisinin de boşanacağından endişelenebilir ki gerçektende ilerde kendisinin boşanma riskide çok artar.
Özellikle eşlerden birinin aldatmak gibi süfli davranışları nedeniyle boşanma gerçekleşiyorsa çok daha büyük yaralar alacağından şüphe duyulmamalıdır. Çünkü aldatmak yani evliyken zina davranışı, kişisel bir eylem olmayıp tüm aileye karşı yalan, ihanet, bencillik ve süflilikten oluşan son derece toksik bir davranıştır.İlginç bir şekilde buna maruz kalan eş boşanma ve depresyona girerek bundan sıyrılabilirken çocuklar özellikle 12-13 yaştan büyük çocuklar üzerindeki etkisi inanılmaz derecede derin, yıkıcı ve kötü olabilmektedir. Hemen tüm ilahi kitaplarda evliyken yapılan zinaya aşırı gibi görünen ve modern değerlerle bağdaşmadığı iddia edilen bir ceza verilmesinin hikmetlerinden birinin çocukların bu eylemle lanetlenmelerini önlemek ve laneti suçluya yönlendirerek gelişmekte olan kişiliklerini korumak smacına matuftur olabilir.
Nefsi emmaresi azmanlaşmış ve cismani duygulara beyni ve ruhu teslim olmuş dindar geçinen kişilerin ikinci hanımları da bundan beri değildir. Bu bir şekilde ortaya çıktığında aile ve çocuklar açısından bir felaket durumu oluşmaktadır. Genellikle hileyle, saklayarak ve sinsice yapıldığından ötürü çok daha çirkin bir eylem olarak görülmekte sarsıcı etkileri de daha şiddetli olmaktadır. Ayrıca kişinin bu zaaf ve hilebazlığını "benim dini hakkım, peygamberimizin sünneti" gibi satmaya kalkması, Allah ve Din ardına saklanarak işlenen ahlaksız bir eylem olarak algılanmasına yol açmaktadır. Bir ergenin, kurmaya çalıştığı tüm dünyasının babasının azmış nefsi emmaresi nedeniyle alt üst olması, ruh dünyasında kutsal değerler ve inançlar hakkında derin şüphe ve güvensizlik oluşması, hatta tüm ailenin manevi kodlarını kaybetmesine kadar giden bir travma ve cinsellik kökenli terör yaşamaları çok ağır kul hakkı ihlalleri demektir. Aklı nefsine teslim olmuş aşağılık kişilerin belli kayıtlarla verilen bir ruhsatı bin dereden su getirerek kullandıklarını iddia etmesi bir şey değiştirmez. Psikolojik derin yaraların telafisi ebediyen mümkün olmayabilir. Kliniğimizde, güya dinden referans alınarak yapılmış bu tür evliliklerin, enkaz haline getirdiği bir çok çocuk ve ergenin ve yıkılmış, tükenmiş, kullanılıp atıldığını hisseden, intiharı düşünen tüm annelik işlevleri bozulmuş kadınların tedavileri göstermiştir ki din ardına saklanarak yapılan aldatma en travmatik yaşantılardan biridir. Terbiye edemediği, aksine azmanlaştırdığı nefsi emmarelerinin hakkını dini kalkan yaparak abideleştirirken, çoluğu çocuğunun maddi manevi haklarını gözardı edenler toksik (şeytani) kişilerdir ve uzun bahislerini yapmaya gerek yoktur diyerek bu faslı kapatalım.
Gençler aile değerlerine, otorite figürlerinin (anne babalığın değeri) değerine, oradan hareketle toplum ve din ile ilgili büyük bir eleştiri ve isyan dalgası geliştirebilirler. Değerler sistemini sorgulayabilirler, ve çok riskli davranışları düşünebilirler.
Çocuğunuzu duygularını olabildiğince açık bir şekilde paylaşmaya teşvik edin.
Çocuğunuzun boşanmanızdan sonra nasıl uyum sağlayacağı, sizin ve eski eşinizin ebeveyn olarak birbirinizle nasıl iletişim kurduğuna ve işbirliği yaptığına bağlıdır. Çocuğunuzun eski eşinizle olan ilişkisine saygı göstermek için:
*Çocuğunuzun önünde eski eşiniz hakkında kötü konuşmayın.
*Çocuğunuzu taraf seçmeye zorlamayın.
*Çocuğunuzun önünde nafaka konularını tartışmayın veya tartıştırmayın.
*Çocuğunuzu diğer ebeveyn hakkında bilgi için ajanlaştırmayın, ya da bilgi pompalamayın.
*Çocuğunuzu diğer ebeveyni incitmek için bir piyon olarak kullanmayın
*Çocuğunuzun size yönelik destek, teselli ve sevgi davranışlarını şahsileştirmeyin, buradan ruhsal olarak beslenmeye kalkmayın.
*Şerefli, vakur, edepli olunuz, gıybet dedikodu etmeyiniz, eski eşi tekrar tavlamak için manipülasyona girmeyiniz, geri birleşmek için şahsiyetinizi zedeleyecek davranışlara girmeyiniz.
*Kadere razı olmaya olanları sabırla karşılamaya çalışınız.
Çocuğunuz boşanmanın yasını tutarken ebeveyn kurallarını gevşetmek akla gelebilir, ancak bu daha fazla soruna ve güvensizliğe yol açar. Çocuklar, sınırları ve kuralları test etmekte ısrar etseler bile tutarlılık göstermelisiniz.
Çocuğunuz iki hane arasında zaman paylaşıyorsa, her iki evde de benzer kuralları uygulamaya çalışmalısınız.
Çocuğunuzun bu ortamda disiplinden kurtulma, kendi keyfine göre yaşama, ve iki tarafı kuralları esnetmek konusunda manipüle etmeğe eğilimli bulabilirsiniz. Bu sonuçları çok kötü olan sonu kişilik bozukluklarına ilerleyen bir süreç başlatabilir.
Boşanmanızdan dolayı kendinizi o kadar incinmiş hissedebilirsiniz ki, rahatlamak ve destek hissetmek için çocuğunuza yönelebilirsiniz. Ancak bu çocuğunuza uygun bir rol değildir. Duygularınızı denetlemek için bir boşanma destek grubuna katılmayı veya danışmanlık almayı düşünün.
Siz ve eşiniz, boşanma sırasında veya sonrasında çocuğunuz hakkında karar vermek için yardıma ihtiyacınız varsa, bir aile veya boşanma arabulucusunun hizmetlerini kullanmayı düşünün.
Çocuğunuz, özellikle problemli duygu ve davranışlar ve bazı ruhsal belirtiler gösteriyorsa, terapiden de yararlanabilir.
Boşanma sırasında eski eşinizle etkileşim kurmak, yapmak isteyeceğiniz en son şey olabilir - ama bu gerekli olabilir. Çocuğunuzun ikinize de ihtiyacı var. Çocuğunuzun yüksek yararını göz önünde bulundurarak velayet düzenlemelerini ve diğer ayrıntıları belirleyin. Bu, çocuğunuzun ihtiyaçlarını kendi isteklerinizin veya arzularınızın önüne koymak anlamına gelecektir.
Ayrıca eşinizle aranızdaki çatışmanın çocuğunuzun ruh sağlığını da etkileyeceğini unutmayın. Bunun yerine, ortak ebeveynlik hedeflerine ulaşmaya çalışırken çocuğunuzun diğer ebeveynle güçlü, sevgi dolu bir ilişki sürdürmesine yardımcı olun.
Çocuğunuz için, her iki ebeveynden de göreceği destek, olgunluk ve anlayış , boşanmanın zorluklarını aşmak için en iyi araç olabilir.